14 Haziran 2010 Pazartesi

BPA'sız biberon

Geçenlerde internette gezerken bir annenin blogunda gördüm 2009 sonlarında sanırım yazılmış Türkiye'deki bazı biberonların BPA içerdiğini, bunu ithalatçı firmalara yazdığını, firmalardan bunun insan sağlığına zarar vermeyecek seviyede olduğu şeklinde cevap geldiğini ve maalesef üzülerek ithal edilen biberonların BPA'lı olduklarını ama aynı markanın BPA'sız olan ürünlerinin Kanada, Amerika gibi gelişmiş ülkelerde satıldığını öğrendiğini yazmış. Bu birçok üründe olabilen birşey. Plastiklerde olan bir madde. Phthalate ve Bisphenol A ve maalesef insan sağlığına zararlı iki madde çocuk oyuncaklarında, plastik deniz oyuncaklarında ve birçok üründe olabilir. Yanlış bilmiyorsam birisi plastiğe şeffaflık veriyor diğeri de yumuşak ama yırtılmaz olmasını sağlayan iki kimyasal, çok emin değilim yalnız. Yapılan araştırmalarda bu maddelerin östrojen hormonunu taklit ettiğini ve erken yaşta kız çocuklarında ergenlik, erkek çocuklarında da aşırı östrojen hormonundan cinsel bozukluk olabildiği tesbit edilmiş. Şimdi bir anne olarak bu tip maddelerin içerik olarak olabileceği ürünleri kullanıp da riske atmak ister misiniz çocuğunuzun sağlığını. Burdan olayı ithalat macerama bağlıyorum ve işte seyredin eğlenceyi.
Şimdi tam tarih hatırlamıyorum ama tam GDO meselesinin patlak verdiği dönemde bizim biberonlar gümrüğe girdi. Bir gümrük firması bulduk tanıdık vasıtasıyla çünkü oldukça riskli işler. Güvenilir bir firma ile çalışmak lazım. Neyse firma bizden bazı evraklar istedi biz de Almanya'dan istedik falan derken evraklar geldi gereken işlemler yapıldı. Ben zannediyorum ki 1 haftada falan biz ürünleri mağazada satmaya başlayacağız. Nerdeeeee 2.5 ay sonra mallar elimize ulaştı inanabiliyor musunuz. Neden mi öncelikle Tarım Bakanlığına teste gidiyor Avrupa'dan geldği içinve bilmem ne belgesi olduğu için TSE o standardı kabul ediyor ama bebek ürünü ve gıda ile temas ediyor diye bıt bıt testi oluyor. Arkasından bilmem ne yapılıyor. En son evraklar tamamlanacak ve gümrükten geçme izni verilecek. Dediler ki söyle bir vrak olmalı. Ürünün Fransada üretildiğine dair ve içeriğinin ne olduğuna diar. Tamam dedik. Biz yazıyı hazırladık dedik ki buna benzer bir evrak lazım. Almanya'daki adamlar da hiçbir şey anlamıyorklar. malum onların standart ölçütleri çok daha yüksek. Hepsine uyuyor ama Türkiye malı kabul etmiyor. Olsun diyoruz yılmıyoruz. Evrakı hazırlıyor adama imzaya gönderiyoruz. Siz bu yazanları kabul ediyorsanız imzalayın gönderin. Adamcağız e-mail atıyor. Yok diyoruz ıslak imzalı olacak. Eeee print al diyor. Hayır diyoruz siz bilmezsiniz ıslak imzalı olacak. İmzala onu da bize normal postaya ver. Peki diyor adam sağolsun yolluyor. Evraklar geliyor, o ne. Gümrükteki memur yok diyor burada şu kodlar yazacaktı. E ama kardeşim biz sana gösterdik evet dedin adama imzalattık gönderttik şimdi değiştirmek oluyor mu. Hayır diyor adam değiştirin bunu. Tekrar yolluyoruz Almanyadaki adama düzeltilmiş halini. Dİyoruz ki bir sn bekle. Gümrükteki adama onaylatıyoruz bu doğru mu. Evet evet diyor. ALmanya'ya tamamdır imzala yolla diyoruz. 3 gün sonra evrak geliyor ve gümrükteki memur aaa diyor burada şu da yazmalıydı. Onu da yapıyoruz artık bu son olsun lütfen derken onda da başka birşey buluyor. Ve böyle böyle derken en son Made in France yazısı yan yana olmadığı için bize yazıyı değiştirtiyor. Almanyadaki adamda peygamber sabrı mevcut bu arada çok şükür son defa yolluyor. Ama bu arada adamdan her seferinde ezile büzüle istiyoruz evrakı. Neyse 2.5 ay sonra ürünler çıkıyor. BPA yok Phthalate yok. Cam biberon. DIşı silikon. Emzik medical grade silikon. Hi. bir sağlığa zararlı girdi yok. Ama gümrükten geçirmemiz neredeyse 3 ay sürüyor ve mala verdiğimiz paranın 1.5 katını gümrükleme, ardiye ve tabi ki testlere veriyoruz. Bu arada gıda ile temas etmeyen ve Çin'den gelen oyuncaklarda acaba bu kadar çok titizleniyorlar mı diye çok merak ediyorum. BU arada ürün tutuluyor ve biz yaklaşık 1.5 ay içinde distribütörlüğünü alıyoruz ve yüklü adette ürün almak için uğraşıyoruz. Lakin henüz evraklarını halledemedik. Bu arada bir tur getirdin bunların devamınoın işlemleri daha kolay olur yok. Her partide yapacaksın bu işi. Sağlıklı bir ürün mü getirmeye çalışıyorsun, işini doğru yapmaya mı çalışıyorsun tüm engeller karşına dikiliyor. Vazgeçmek geliyor insanın içinden ama bu işe girmemdeki en büyük etken bizim çocuklarımız da en iyisine, en sağlıklısına layık. O zaman yılmadan devam.
Sevgiyle kalın,

1 yorum:

  1. Aynı sorunu bende klean kanteen su matarası ithalatında yaşadım malesef dediğiniz gibi sağlıklı ürün getirmeye çalışıyorsun olmuyor bize söyledikleri neden de; bizden önce Türkiye'ye bunun gibi BPA and Phthalate Free, Non Toxic gibi ibarelerin bulunduğu matara girişinin yani muadilinin olmayışı muadili var olsaydı daha kolay olurdu diyorlar ama dediğiniz gibi her seferinde problem yaşıyoruz ve onların emeli başka sanırım onu elde etmek için bu kadar uzatıyorlar diye düşünüyorum. Yazıda bahsettiğiniz süreçleri birebir yaşamış biri olarak dileğim 2013 te daha iyi olur umarım...

    YanıtlaSil